ŞİRKETLER TOPLULUĞUNDA DENKLEŞTİRME İÇERİĞİ

ŞİRKETLER TOPLULUĞUNDA DENKLEŞTİRME İÇERİĞİ

Kurucu avukatımız Av.İrem KAPAR ERSEVER tarafından kaleme alınan makalede hâkim şirketin hâkimiyetini hukuka aykırı olarak kullanması sonucu ortaya çıkan denkleştirme yükümlülüğü, denkleştirme kavramı ve amacı, denkleştirmenin hukuki niteliği, kısmi ve tam hâkimiyet halinde denkleştirmenin koşulları ve kapsamı ile denkleştirme yöntemleri incelenmiştir. Ayrıntılı bilgilere ulaşmak ve makaleyi incelemek için tıklayınız

Denkleştirme, şirketler topluluğu hukuku içerisinde menfaatlerin dengelenmesini ve şirketler topluluğunun genel politikalarının yerine getirilmesini sağlayan bir sui generis ifa yükümlülüğüdür. Hâkim şirket uzun vadeli ve büyük ölçekli planlarının gerçekleşebilmesi için hâkimiyetini hukuka aykırı kullanarak şirketi kayıp sonucunu doğuran bir işlem yapmaya veya bir önlem almaktan kaçınmaya yönlendirerek, bağlı şirketlerin geçici olarak kayba uğramasına sebebiyet verirse; bu hukuka aykırılık bir faaliyet yılı içerisinde denkleştirme ile giderilecektir. Denkleştirme; bir faaliyet yılı içerisinde fiili olarak gerçekleştirilebildiği gibi denkleştirme sözleşmesi veya taahhütle bağlı şirkete ileriye dönük denkleştirme talebinde bulunma hakkı tanınırsa bu hukuka aykırılığın giderildiği kabul edilmektedir.  Bu bağlamda denkleştirmenin amacı, bağlı şirketin bağımsız bir şirket olmuş olması haline getirmek kaybı bütünüyle ortadan kaldırmaktır. Bunun sağlanması için ise kaybın ölçülebilir olması buna karşılık gelen faydanın da ölçülebilir ve kaybı bütünüyle ortadan kaldırıcı nitelikte olması gerekmektedir. Ayrıca kayıp sonucu doğuran işlem ya da fiilin bağımsız bir şirketin dürüst ve tedbirli bir yöneticisi tarafından yapılamayacak olması da gerekmektedir.

Ticaret hayatı ve özellikle şirketler topluluğu bağlamında topluluk içi borçlanmalar ve merkezi nakit yönetimi, pay sahiplerinin şirkete borçlanması ve yönetim kurulu üyelerinin,  yakınlarının ya da ortağı olduğu şirketlerin şirketlere borçlanabileceği göz önüne alınarak bunların kayıp doğurucu hukuka aykırı işlem olarak kabul edilmemesi gerekmektedir. Her ne kadar bir takım işlemler TTK 358.m ve TTK 395.m hükmüyle yasaklanmış olsa da TTK 202.madde hükmünün daha özel bir düzenleme olarak kabul edilip uygulama önceliği olduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Tam hâkimiyet halinde de kısmi hâkimiyet halinde de denkleştirmenin koşulları aynıdır. Ancak tam hâkimiyette kanunda belirtilen sınırları aşan talimatlara uyulması halinde kayıp meydana gelirse bu kayıplar denkleştirmeye tabi değildir.  Denkleştirmenin süresinde ve kanuna uygun yapılmaması halinde ise; TTK 202/I/b uyarınca pay sahiplerine zararın tazmini ve TTK m.202/II uyarınca payların satın alınmasını hâkim teşebbüsten isteme hakkı verilmiştir. Ayrıntılı bilgi için makaleyi inceleyebilirsiniz.